Oyuncaklar sadece oyun oynamak için değildir. Oyuncaklar çocularımızın geleceğinin yapı taşlarıdır. Çocuklarımıza dünya ve kendileri hakkında çok şey öğretir. Oyuncaklar mesaj verir ve çeşitli değerleri iletir. Bu yüzden akıllı aileler, çocuklarına verilen/hediye edilen oyuncakların temelinde nelerin yattığı üzerine kafa yorarlar.

Akıllı aileler aynı zamanda çocuklarına verilen/hediye edilen oyuncakların sayısı üzerine de düşünür. Her ne kadar bugün oyun odaları ve yatak odaları tavana kadar oyuncaklarla dolu olsa da, bilinçli aileler çocukların oyun oynamak için sahip oldukları oyuncakların sayısını sınırlandırmayı öğrenirler.

Çünkü daha az oyuncağın aslında uzun vadede çocukları için çok daha faydalı olduğunu anlarlar:

1. Çocuklar daha yaratıcı olmayı öğrenir. Çok sayıda oyuncak, çocukların doğuştan gelen hayal güçlerini dolu dolu geliştirmelerini engeller. İki Alman kamu sağlık çalışanı (Strick ve Schubert), üç aylığına bütün oyuncaklarını kaldırmaya ikna ettikleri bir anaokulu sınıfında bir deney gerçekleştirdi. Her ne kadar deneyin ilk aşamalarında can sıkıntısı baş gösterse de çocuklar kısa bir süre sonra içinde bulundukları ortamı oyunlar icat etmek için kullanmaya ve oynarken hayal güçlerini çalıştırmaya başladılar.

2. Çocukların dikkat süreleri uzar. Bir çocuğun hayatına çok sayıda oyuncak katarsanız, dikkat süresi kötüye gitmeye başlayacaktır. Bir çocuk, hemen arkasındaki rafta onu bekleyen sayısız seçenek dururken önündeki oyuncağa tam anlamıyla hakkını vermeyi çok nadir öğrenir.

3. Çocuklar daha iyi sosyal beceriler edinirler. Daha az oyuncağı olan çocuklar, diğer çocuklarla ve yetişkinlerle karşılıklı ilişki kurmayı öğrenirler. İyi bir diyaloğun sağladığı uzlaşmayı keşfederler. Araştırmalara göre yetişkinlikteki akademik ve sosyal durumlardaki başarının, çocukluk arkadaşlıklarıyla yakın bir bağı bulunuyor.

4. Çocuklar eşyalara değer vermeyi öğrenir. Çocukların çok sayıda oyuncağı olduğunda doğal olarak onlara çok daha az değer verirler. Eğer ellerinin altında her zaman yerine koyabilecekleri başka oyuncaklar varsa, o zaman oyuncaklara değer vermeyi öğrenemeyeceklerdir. Eğer sürekli oyuncaklarına zarar veren bir çocuğunuz varsa, oyuncakların bir kısmını ortadan kaldırın. O zaman değer vermeyi çok hızlı öğrenecektir.

5. Çocuklar okumaya, yazmaya ve sanata karşı daha fazla ilgi ve sevgi duyar. Daha az oyuncak çocuklarınızın kitapları, müziği ve resim yapmayı daha çok sevmesini sağlar. Ve sanat sevgisi, dünyalarındaki güzellikleri, duyguları ve iletişimi daha çok takdir etmelerine sebep olur.

6. Çocuklar daha becerikli bir hale gelir. Eğitimde öğrencilere sadece bir problemin çözümü değil, çözümü bulmaları için çeşitli araçlar da verilir. Aynı prensip oyun ve eğlenceye de uyarlanabilir. Daha az oyuncak, sadece ellerindeki malzemelerle problemleri çözmelerine sebep olduğu için çocukların becerikli olmalarını sağlar. Beceriklilik, sınırsız potansiteli olan bir yetenektir.

7. Çocuklar birbirleriyle daha az kavga eder. Genel kanının aksine bir durum gerçekleşir. Ebeveynlerin çoğu ortada çok seçenek olduğu için daha fazla oyuncağın daha az kavgaya sebep olacağına inanır. Ancak bunun tam tersi ile çok daha sık karşılaşılır. Kardeşler oyuncaklar için kavga eder. Ve ilişkilerine yeni bir oyuncak daha kattığımız her seferinde, diğerleri karşısında kendi “mıntıkalarını” oluşturmaları için onlara bir sebep daha vermiş oluruz. Diğer taraftan daha az oyuncağı olan kardeşler paylaşmak, işbirliği yapmak ve birlikte çalışmak zorunda kalırlar.

8. Çocuklar tahammülü öğrenir. Çok sayıda oyuncağı olan çocuklar çok çabuk pes ederler. Eğer nasıl olduğunu çözemedikleri bir oyuncakları varsa, farklı ve daha kolay olanı uğruna bu oyuncak hemen bir kenara atılır. Daha az oyuncağı olan çocuklar tahammülü, sabrı ve azmi öğrenirler.

9. Çocuklar daha az bencil olurlar. İstedikleri her şeyi alan çocuklar istedikleri her şeye sahip olabileceklerine inanırlar. Bu tutum, hızla sağlıksız (ve uygunsuz) bir yaşam tarzına götürür.

10. Çocuklar doğada daha fazla zaman geçirir. Bir oda ya da bodrum dolusu oyuncağı olmayan çocuklar, dışarıda oynamaya ve doğadan derin bir keyif almaya çok daha meyillidir.  Ayrıca daha sağlıklı ve mutlu bedenleri olmasına sebep olan fiziksel egzersize daha fazla dahil olurlar.

11. Çocuklar oyuncak mağazası dışında da tatmin duygusu yaşamayı öğrenirler. Gerçek mutluluk ve coşku asla bir oyuncak mağazasının koridorlarında bulunmaz. Arzularının parayla satın alınabileceğini düşünerek büyütülen çocuklar tıpkı ebeveynleri gibi aynı yalana inanmışlardır. Çocuklar bunun yerine, mutluluğu bitmeyen şeylerde bulan hayatlar yaşamaya teşvik edilmelidir.

12. Çocuklar daha temiz ve düzenli evlerde yaşar. Eğer çocuğunuz varsa, oyuncak dağınıklığının bütün bir evi anında ele geçirebileceğini çok iyi bilirsiniz. Daha az oyuncak daha az dağınıklık, daha temiz ve daha sağlıklı ev demektir.

Ben oyuncak karşıtı değilim. Sadece çocuğun tarafındayım. Lütfen bugün çocuğunuza bir iyilik yapın ve oyuncaklarının sayısını sınırlandırın. (Ama sakın bu fikri benden aldığınızı söylemeyin!)

JOSHUA BECKER

-ALINTIDIR-